18 Mayıs 2016 Çarşamba

Sıcak Külleri Kaldı - OYA BAYDAR

sıcak külleri kaldıSıcak Külleri Kaldı, Oya Baydar ile ilk karşılaşmamız. Ve sanırım sonuncusu da olmayacak. Romanın ana kadın figürü Ülkü ile yazarın kendi yaşam hikayesi arasında örtüşen pek çok noktalar var. Oya Baydar da tıpkı roman karakteri gibi Fransız Lisesini bitiriyor. Ardından İstanbul Üniversitesi ve üniversite yıllarında hak, eşitlik, adalet umudu yüklü gençler ile birlikte verilen mücadeleler, sosyalist kimliği nedeniyle  hapse girişi, 12 Eylül darbesi sırasında  kendi ülkesini bir süreliğini terk edip yurt dışında yaşamak zorunda bırakılışı. Tüm bunları romanın kurgusunda Ülkü karakteri üzerinden okuyucuya yansıtıyor.

Ülkü; inandıkları uğruna yolundan dönmeyen, aşkını, ailesini hatta oğlunu bile arkasında bırakabilecek kararlılıkta bir karakter. Ancak bir yanıyla da insancıl. Devrim uğruna verilen hayatlara bakıp, tüm bunlara değer miydi, diye kendi inançlarını sorgulayabilecek kadar da cesur. Oya Baydar'ın hayat hikayesinde de gençlik yıllarında aynı asi ruhu yakalamak mümkün. Fransız Lisesi döneminde yazdığı "Allah Çocukları Unuttu" adlı romanı nedeniyle okuldan atılma tehlikesi ile karşı karşıya kalmış biri O. Dahası Türkiye'de ilk üniversite işgalinin baş kahramanı. Kitaba geçmeden önce bu kısa anekdotu sizinle paylaşmak isterim.

Oya Baydar İstanbul Üniversitesi Sosyoloji bölümünde asistanlık yaptığı yıllarda, "Türkiye'de İşçi Sınıfının Doğuşu ve Yapısı" başlığı ile bir tez hazırlar. Bu tez iki kez üst üste üniversite profesörler kurulu tarafından reddedilir. Bunun üzerine 1968 yılında görevinden istifa ederek göz yaşları içinde şu ifadeleri kullanır " Onlar zannediyor ki her istifaya zorlanan öğretim üyesi mücadeleden vazgeçecek". Nitekim tepki büyümüş, öğrenciler rektörlüğü işgal etmiştir. Bu Türkiye'de ilk kez bir üniversite işgalidir. Bu mücadelede omuz omuza yürüyen gençler arasında Deniz Gezmiş de vardır.


roman

İşte Oya Baydar 1968 kuşağının içinde bizzat bulunmuş eşitlik, işçi hakları, sosyal devlet mücadelelerini hem izlemiş, hem bizzat desteklemiş bir kişilik olarak bunu hikayelerine de yansıtmıştır. 

Sıcak Külleri Kaldı; papatyalar ile zambakların mücadelesidir. Ülkü; sosyalizm uğruna mücadele ederken, sevgilisi Murat Arın; zengin burjuva sınıfını temsil eder. İdeolojik farklılıklar aşka engel midir? Murat Arın'dan ayrılırken kucağında zambaklar ile yola düşen Ülkü'yü, sosyalist Ömer papatyalar ile mutlu edebilecek midir? 

İstanbul'dan Ankara'ya, Moskova'dan Paris'e, 1970'li yılların geleceğe umutla bakan mücadelesinden 2000 'li yılların hüsrana uğramış belki de yenik düşmüş devrim mücadelesine uzanan bir kurgu.

Farklı sosyal statülerden gelen, biri hak, eşitlik, adalet umuduyla mücadele eden, diğeri ise zengin bir ailede en iyi eğitimleri alıp, devlet kademelerinde adım adım ilerleme yolundaki iki gencin aşkı ile başlar hikaye. Farklılıklar yollarını ayırır. Kadın, İstanbul'dan Ankara'ya devrim mücadelesinin içinde bulur kendini. Darbe dönemleri, hapishanedeki işkenceler, yurt dışına kaçışlar ile sürer serüveni. 

Adam ise elçiliklerde önemli kararlara imza atmaktadır. Lakin, devlet içinde devletin varlığını sezinlemesiyle sorgulamaya başlar her şeyi. Yoksa her şey bir kurgu mudur? Öldürülen gençler, masum bir oyunun kurbanı mıdır? Altına imza attığı kararın kendi oğlunun ölümüne sebep olduğunu bile bilmemektedir oysa ki.

Kadın ise 1970'li yılların umut dolu rüyasının  nasıl olup da 2000'li yıllarda kaybediş ile sonlandığına anlam aramaya çalışmaktadır. Onca mücadele, ölümler, yok olup giden hayatlar boşuna mıdır? 

İşte tüm bu sorular bir araya getirir yıllar sonra adam ile kadını. Ne tuhaftır ki, başlangıçları ayrı yollardan olsa da, aynı noktada buluşmuştur, papatyalar ile zambaklar.

papatya zambak



1 yorum:

  1. bir günde iki oya baydar kitabı. bu bir işaret mi? merak ettim. hemen alıp okuyorum bu ay. siz de güzel anlatmışsınız.

    YanıtlaSil